Schengen… Adını duyduğunuzda aklınıza ilk ne geliyor?
Muhtemelen Schengen vizesi, seyahat kısıtlamaları, evrak stresi ve konsolosluk randevuları, değil mi? Oysa Schengen, aslında Avrupa’nın en ünlü vize sistemine adını veren, Lüksemburg’un şirin bir kasabası!
Bu yazıda Schengen’i bir vize olarak değil, gerçekten gezilip görülecek bir yer olarak ele alıyoruz. Çünkü burası sadece bir anlaşmaya değil, Avrupa’nın serbest dolaşım ruhuna da ev sahipliği yapıyor.
Neden Schengen? Schengen Vizesi Nereden Geliyor?
1985 yılında Fransa, Belçika, Lüksemburg, Hollanda ve Batı Almanya, sınır kontrollerini kaldırmak ve serbest dolaşımı sağlamak için Schengen kasabasında bir anlaşma imzaladı.
Bu anlaşma, zamanla Avrupa Birliği’nin en temel prensiplerinden biri haline geldi ve birçok ülkenin katılımıyla Schengen Bölgesi oluştu.
İkinci bir anlaşma ise, Schengen’in kıyısında bulunduğu Moselle Nehri üzerinde, Prenses Marie-Astrid gemisinde imzalandı.
Sonrasında yeni üyeler için tekrar anlaşma yapmaya gerek görülmedi ve Schengen Anlaşması Avrupa’nın ortak vize politikasının temel taşı oldu.
Ve işte o ünlü vize böylece doğdu! Ancak Schengen kasabasının bununla bir ilgisi yoktu! O sadece tarihe tanıklık eden küçük ama anlamlı bir yerdi.
Schengen Kasabası Nasıl Bir Yer?
Schengen, adeta boyundan büyük bir üne sahip!
Burası Lüksemburg’un en doğusunda, Almanya ve Fransa sınırına komşu, küçük, sakin ve doğa ile iç içe bir kasaba. Tarihi büyük olsa da, yüzölçümü küçük, nüfusu az ama hikayesi kocaman!
Schengen’de gezilecek yerler:
Schengen Müzesi: Anlaşmanın detayları, Schengen Bölgesi’nin nasıl oluştuğu, gümrük kontrollerinin tarihçesi ve Avrupa’nın sınır politikalarına dair ilginç belgeler burada sergileniyor.
Orijinal Schengen Anlaşması: Müze içinde, tarihe geçen anlaşmanın imzalı metni de bulunuyor.
Schengen Hatıra Pasaportu: Müze içinde hatıra olarak Schengen pasaportu alabilirsiniz! Bilgilerinizi girip kameraya gülümsediğinizde, size özel hazırlanan bu pasaport harika bir anı olacak!
Berlin Duvarı Parçaları: Müzenin dışında, Berlin Duvarı’ndan kalan iki orijinal parça var. Schengen’in Avrupa’nın sınırlarını kaldıran bir yer olması, bu simgelerle de vurgulanıyor.
Schengen Yıldız Anıtı: Avrupa Birliği’ne katılan her ülke için yeni bir yıldız eklenen bu anıt, serbest dolaşımın ve Avrupa’nın birleşme sürecinin bir simgesi olarak burada yükseliyor.
Birkaç Dakikada Üç Ülke Gezin!
Schengen’in en eğlenceli taraflarından biri, dakikalar içinde üç ülke gezebilme şansınız!
Bir köprüden yürüyerek Almanya’ya geçin, birkaç yüz metre ilerleyerek Fransa’ya ulaşın! Küçük bir Eiffel Kulesi simgesi, size Fransa’ya geldiğinizi hatırlatacak.
Bu kadar kolay ülke değiştirmek, Schengen’in sunduğu serbest dolaşım ruhunu gerçekten hissetmenizi sağlıyor!
Schengen’in Bize Anlattıkları…
Schengen kasabasını görmeden önce, Schengen Vizesi’ne daha çok kızıyordum. Ancak burayı gezince fark ettim ki, Schengen’in aslında hiçbir suçu yok!
Burası, Avrupa’da sınırları kaldıran bir dönüm noktası olmuş küçük ama tarihi öneme sahip bir yer.
Belki bir gün Türkiye de bu yıldızlar arasına katılır…
Ve biz de Schengen’i yalnızca bir kasaba olarak anarız!
Schengen’i keşfetmek için Lüksemburg gezinizde mutlaka buraya da uğrayın! Çünkü burası, tarihe tanıklık eden ve Avrupa’yı şekillendiren önemli bir nokta.
Schengen’i vize olarak değil, bir keşif noktası olarak düşünmeye ne dersiniz?