Belgrad Sırbistan’ın Eğlence Dolu Ucuz Başkenti

İnternet üzerinde arama motoruna Belgrad yazdığınızda karşınıza bir çok yazı çıkıyor. Sadece bu nedenle bile son yıllarda Belgrad gezisi yapmanın ne kadar popüler ve ne kadar kolay bir aktivite olduğunu kolayca anlayabilirsiniz. Ancak Belgrad seyahati fikrinin asıl nedenlerinden birinin, aslında Sırbistan‘ın Türkiye’den vizesiz gidilebilecek ülkeler arasında yer alması olduğunu tabii ki biliyoruz! Belgrad gezi rehberi Belgrad tatiliniz sırasında size yardımcı bir araç olacak.

Vizesiz ülkeler arasında yer alan Sırbistan‘ın başkenti Belgrad, hem ucuz bir şehir olması hem de kısa bir yolculuk ile seyahat edilebilen eğlenceli bir kent olması dolayısıyla gündemde olmayı başarıyor.

Belgrad Gezi Rehberi

Belgrad hakkında bir şeyler anlatılması gerektiğinde, önce her zaman olduğu gibi az da olsa tarihi bilmek gerekiyor ki, baktığımız taşa, toprağa sadece “taş ve toprak” diye bakmayalım!

Belgrad’ın Tarihi

Belgrad, Sırpça Beograd diye yazılıp çiziliyor ve Beyaz Şehir anlamına geliyor. Bugün Belgrad’ın bulunduğu yerin coğrafi konumundan dolayı yerleşime uygun bir yer olması nedeniyle yerleşik hayat çok eski devirlere kadar dayanıyor.

Tuna ve Sava ırmaklarının birleştiği Belgrad kentinde, Zemun bölgesinde yapılan kazılarda eskitaş ve yontmataş devirlerine ait izler bulunmuş.

Hatta bulunan bazı aletlerin bizden, yani HomoSapiens’lerden önceki Neandertal benzeri sayılacak Musteryen tipinde canlılara ait olduğu saptanmış. Yani Belgrad’da yaşam izleri 20 bin ila 50 bin yıl gerilere kadar gidiyor.

Ancak Belgrad’ın tarihsel dönüm noktaları daha fazla yazılı tarihe ve kaynağa ulaşılabilen ve aslında bizi de çok ilgilendiren bir dönemde yer alıyor. Kent ve bulunduğu Balkan coğrafyasının ilgili bölümü, Roma döneminden itibaren barbar kavimler ve Hun akınları başta olmak üzere birçok savaşa sahne olmuş.

Kral Stephen Dragutin, Macar Kralının kayınpederi olması vasıtasıyla da kenti boyunduruğu altına almış ve tarihte bilinen ilk Sırp kral olmuş.

Bu dönemleri takiben devreye Osmanlılar girmiş ve Türkler, Çirmen Savaşı ve sonrasında Kosova Savaşı ile Sırbistan sayılan bölgeyi ele geçirmeye başlamış.

Birincisi başarısızlıkla sonuçlanan kuşatma sonrasında da, 1456 yılında Belgrad tekrar kuşatılmış. 1456 yılında 100 bin askerle kuşatılan Belgrad, Macar komutan Hunyadi Yanoş’un komutasındaki birliklerle savunulurken bu savaşa öyle bir anlam verilmiş ki, Papa III. Callixtus tarafından “Hristiyanlığın Kaderinin Kararı” ismi verilerek kazanılan bu zafer için tüm Hristiyan dünyasında çanların öğle boyunca çalınmasını emredilmiş.

Bu iki kuşatmanın başarısızlıkla sonuçlanmasına rağmen devamlı olarak Belgrad’ı ele geçirmek isteyen Osmanlılar, 1521 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde şehri fethetmişler.

Belgrad, Osmanlı döneminde 100 bini aşan nüfusuyla en büyük kentlerinden biri haline gelmiş ve Sırp ayaklanmaları dönemine kadar yaklaşık üç yüz yıl Türk hakimiyetinde kalmış.

İşte bugün sokaklarını keyifle dolaşırken “Aaa ne kadar Türkçe isim var” veya “Ne çok bizim mimarimize benziyor” dememizin sebebi de uzun yıllar süren bu Türk hakimiyeti.

Belgrad’a Nasıl Gidilir?

Belgrad’a nasıl gidilir sorusunun cevabı kolay. Çünkü Belgrad’a hem uçak hem otobüs ve araba hem de tren ile gitme şansınız bulunuyor.

Tabii ki bunlardan en hızlısı ve zaman zaman en ucuzu elbette uçak ile seyahat etmek! Çünkü Sırbistan Türk vatandaşlarına vize uygulamadığından dolayı talepler doğrultusunda Belgrad’a çok sayıda uçak seferi bulunuyor.

Uçak ile Belgrad yaklaşık olarak 1 saat 20 dakika sürüyor. Türk Hava Yolları, Pegasus Airlines ve Air Serbia havayolu firmaları İstanbul – Belgrad arasında her gün çok sayıda uçuş gerçekleştiriyor.

Belgrad’a trenle seyahat etmek için ise önce İstanbul – Sofya treni ile Sofya’ya gitmek gerekiyor. Sofya – Belgrad için ise ayrı bir bilet alıp trenle Belgrad’a ulaşmanız mümkün.

Otobüs ile Belgrad’a gitmek isteyenler için ise İstanbul Esenler Otogarı ile Belgrad arasında her gün seferler yapılıyor. Yaklaşık olarak 950 kilometrelik bu yol sırasında sınır geçişleri olduğundan sınırlarda vakit kaybetmeniz oldukça büyük ihtimal.

Booking.com

 

Belgrad’da Gezilecek Yerler

Belgrad, gezilecek yerler bakımından oldukça fazla zamanınızı alacak gibi görünse de, aslında kentin küçük olması ve birçok yerin birbirine yakın konumlarda bulunması işinizi kolaylaştıracak.

Belgrad gezisi yaparken tavsiyemiz çok fazla seçici olmamanız ve her yeri üşenmeden görmeniz!

Ön yargılı olduğunuzda kaçırdığınız ve sonra pişmanlık duyacağınız çok şey olabilir. Bu tabii ki bütün seyahatlerinizde dikkat etmeniz gereken bir unsur. Neyse biz konumuza dönerek Belgrad’da gezilecek yerleri bir gözden geçirelim.

Kalemegdan ya da Türkçe Adıyla Kale Meydan

Sırbistan‘da bulunduğunuz sürede Türkçe kelimelerle karşılacağınızı söylemiştik. Aslında bu kelimeler Türkçe değil Sırpça olarak kullanılıyor ama uzun yıllar süren Türk etkisi Sırp dilini yüzlerce kelime ile kaplamış. Kalemegdan yani “Kalemeydan” da bunlardan biri aslında.

Belgrad’ın en başta görülmesi gereken yerleri arasında yer alan ve içerisinde tarihi Belgrad Kalesi’ni barındıran tepelik bir yerde kurulu bu yeşil alan, günümüzde Sırpların da oldukça yoğun kullandığı bir park, yürüyüş ve spor alanı olarak geçiyor.

Yani Kalemegdan bugün, şehrin merkezinde kurulu olan surlarla çevrili kocaman bir park aslında.

Tarihi bilgiler eşliğinde Kalemegdan’ı gezmeye giderseniz, hem surların katmanlarından aşama aşama kimlerin buralarda yaşadığını görebilir, hem Osmanlı ve dolayısıyla Türk motiflerini hissedebilir, hem de nefis bir Belgrad ve nehir manzarası izleyebilirsiniz.

Kalemegdan’ın en önemli özelliklerinden biri, Tuna ve Sava nehirlerine nefis bir hakim noktada bulunması ve bu enfes manzarayı izlerken iki nehrin birleşmesini keyifle izlemeye imkan sağlaması.

Kalemegdan’a 18.yüzyılda inşa edilen saat kulesi ya da Sırpça ismiyle Sahat Kula yine dikkat çekici eserlerden.

Şehir tarafına doğru açılan kapının ismi de Stambol Kapija. Yani yine kolayca anlaşılabileceği gibi İstanbul Kapısı.

Meydanın ortasında bulunan türbe ise “Mora Fatihi” olarak bilinen Damat Ali Paşa‘ya ait. Ayrıca Sokullu Mehmet Paşa tarafından 1578 tarihinde yaptırılan çeşme de bu bölgedeki önemli tarihi eserler arasında.

Yaklaşık 53 hektarlık alana kurulu olan Kalemegdan, Belgrad’ın şehir merkezinde yer alan ve her şeye rağmen yeşillikler içerisinde özenle korunulmuş bir alan.

Şehrin ünlü caddesi Knez Mihaliova’nın da sonu veya bir başka bakış açısıyla başlangıç noktası olarak tanımlanabilir.

Knez Mihaliova Caddesi

Belgrad’ın en ünlü gezi, alışveriş caddesi Knez Mihaliova aynı zamanda da en prestijli bölgesi.

Cadde üzerinde bulunan ünlü markalara ait dükkanlar, yeni açılan alışveriş merkezi, kafeler, restoranlar ve ana caddeye bağlı ara sokaklarda bulunan şirin kafeleri ve yiyecek içecek dükkanları ile ünlü.

Bazı konsolosluklar ve önemli binaların da bulunduğu caddede Sırbistan Bilim ve Sanat Akademisi SANU‘da yer alıyor. Bu binanın önünde caddenin ortasında duran piramit ise Belgrad’ın koordinatlarını gösteren ve bilime verilen önemi simgeleyen bir sembol.

Knez Mihaliova Caddesi‘nde, yine eski bir otel olan binada yerleşmiş olan şehir kütüphanesi, Akademi Sanat Galerisi, Belçika Konsolosluğu olarak kullanılan eski Fransız – Sırp bankası binası, Alman, Fransız, İspanyol kültür merkezleri ve daha pek çok yapı yer alıyor.

Knez Mihaliova, günün her saati her mevsimde hareketli noktalardan biri. Caddenin başlangıcı olarak Kalemegdanı aldıysanız, sonuna doğru gittiğinizde Cumhuriyet Meydanına yani Trg Republike‘ya ulaşıyorsunuz.

Cumhuriyet Meydanı yani Trg Republike

Trg Republike yani Cumhuriyet Meydanı Belgrad’ın bir diğer simgesi. Sırbistan’ı Osmanlılardan bağımsız hale getiren Sırp Prens Miloš Obrenović’in at üzerindeki heykeliyle dikkat çekiyor.

Belgradlıların bir buluşma noktası olarak ünlenen meydana heykel nedeniyle “At Meydanı” veya “Atlı Meydan” ismi de veriliyor. Bir rivayete göre atın üzerinde eliyle ileriyi gösteren bir işaret yapan Prens’in bu eliyle İstanbul‘u işaret ettiği idda ediliyor.

Meydan, birçok ülkede bulunan simge meydanlar gibi gösteri, kutlama ve protestoların da yapıldığı bir yer. Meydanda Sırbistan Ulusal Tiyatrosu ve Sırbistan Ulusal Müzeleri de yer alıyor.

İstanbul’un Taksim Meydanı gibi şehrin ana merkezi olarak sayılan Trg Republike, aynı zamanda toplu ulaşımla da kolaylıkla bulunabilen merkezi bir nokta.

Terazi Meydan Sırpça İsmiyle Trg Terazije

Terazi Meydan olarak bilinen Trg Terazije, Osmanlı döneminde su dağıtımının yapıldığı su kulesinin bulunduğu yermiş.

Belgrad’ın bir diğer önemli meydanlarından biri olan Trg Terazije üzerinde bulunan en önemli yapı Hotel Moskva.

Hotel Moskva’nın ünü, burayı tercih etmiş ünlü isimleren geliyor. 1906 yılına tarihlenmiş olan Hotel Moskva, Alfred Hitchcock’dan Maksim Gorki’ye, Brad Pitt’e kadar ünlü isimleri ağırlamış.

Trg Terazije, kentin merkezi noktalarından birinde. Çünkü buradan yürüyerek parlamento binasına, Aziz Sava Katedrali‘ne, Cumhuriyet Meydanı’na ve daha birçok görülmesi gereken yere ulaşmanız mümkün.

Yine şehir içi ulaşım ağının yoğun olarak geçtiği işlek bir bölgede yer alan Terazi Meydanı, Belgrad’da görülmesi gereken yerlerden biri.

Aziz Sava Katedrali ve Hikayesi

Aziz Sava Katedrali, Belgrad’ın en önemli dni yapılarından biri ve bitmeyen katedral olarak da biliniyor.

Aziz Sava Katedrali, yapı olarak Ayasofya’ya benzer bir mimariye sahip. Balkanların en büyük, dünyanın ise sayılı büyük Ortodoks Katedrallerinden biri olan Aziz Sava Katedrali’nin inşaasına 1935 yılında başlanmış. Ancak ikinci dünya savaşı sırasında yapımına ara verilmiş. Bombardımanlardan etkilenip hasar görmüş. Sonrasında Yugoslavya döneminde ise inşaatın devamına izin verilmemiş ve yapı yarım kalmış. Günümüzde yapımı hala devam ediyor.

Aziz Sava Katedrali’nin yapıldığı yerin de, Sırplar ve Ortodokslar için büyük önemi var. Sırp Ortodoks kilisesinin kurucusu olan Aziz Sava aslında bir prens. Ailesinin onu evlendirmek istemesiyle bir grupla birlikte kutsal sayılan Athos Dağı‘na çıkıyor ve sonrasında keşiş olup, Sava ismini alıyor. 60 yaşında ölümünden sonra Aziz ilan ediliyor ve önce Trnovo’ya defnediliyor.

İki yıl kadar sonra kemikleri Sırbistan’a, Milosevo Manastırı‘na getiriliyor. 1253 tarihinde ise resmen Aziz ilan ediliyor.

1595 yılında Osmanlı hakimiyetine başkaldıran isyancıların ve halkın direncini kırmak isteyen Osmanlı kuvvetlerinin başındaki Sırp asıllı olan Sinan Paşa, Aziz Sava’nın kalıntılarını halkın önünde yaktırıyor.

İşte tam bu yaktırılan yerde bugün Aziz Sava Katedrali yükseliyor.

Skadarlija

Belgrad’ın gezilecek yerlerini anlatırken Skadarlija’dan bahsetmemek olmaz!

Kentin hemen merkezinde bulunan Skadarlija semti, restoranların, kafelerin bulunduğu ve geleneksel Sırp mutfağını Sırp müzikleriyle deneyimleme fırsatı sunan mekanlarla dolu bir bölge.

Skadarlija semti, bir zamanlar yazarların, ressamların, sanatçıların vakit geçirdiği, yerleştiği bohem bölgelerden biriyken, bugün bu binaların neredeyse tamamı restoran ve kafelere dönüşmüş. Ancak yine de o bohem hava hissedilmiyor değil.

Belgrad gezisi sırasında Arnavut Kaldırımı döşeli sokakları (Sırplar buna Türk Kaldırımı diyorlar) ile ünlü Skadarlija’ya mutlaka uğrayın.

Bayraklı Camii

Belgrad’da Osmanlı izleri öylesine fazla ki (Aslında bakarsanız bu neredeyse hiçbir şey kalmamış hali) dini yapılarda bunlardan biri.

Bayraklı Cami Belgrad’da Osmanlı döneminde bulunan iki yüz camiden ayakta kalan tek cami.

Osmanlıların Belgrad’ı kaybetmesinden sonra camilerin birçoğu kiliseye çevrilmiş, bir kısmı da yıkılmış. Bu nedenle Bayraklı Cami çeşitli dönemlerde başına çok işler gelerek kapalı kalmış olsa da, bugün Belgrad’da ibadete de açık olan tek cami özelliği taşıması dolayısıyla oldukça değerli ve önemli.

Bayraklı caminin ismi ise, caminin bulunduğu yerin yüksek konumu ile, caminin yapıldığı yıllarda ezan vakitlerinin minareye bayrak çekilmesi ile çevreye ve diğer camilere namaz vakitlerinin haber verilmesinden geliyor.

Nikola Tesla Müzesi

Belki de dünyanın en önemli fizikçilerinden ve bilim adamlarından biri olan Nikola Tesla‘nın bir Sırp olduğunu bilmeyen yoktur.

Sırbistan’ın en ünlü kişiliklerinden biri olan Tesla’nın ismini taşıyan bu müze de, Nikola Tesla’nın isminden çok küçük olsa bile Belgrad’da görülecek yerlerin başında gelen en heyecan verici noktalardan biri.

Krunska 51 adresinde bulunan Nikola Tesla Müzesi Sırbistan’ın başkenti Belgrad‘a geldiğinizde mutlaka görülmesi gereken noktalardan biri.