Kuzey Afrika’nın Renkli Yüzü Fas

Fas, Afrika’nın kuzeybatı ucunda, tarih, kültür ve doğanın iç içe geçtiği baş döndürücü bir coğrafya. Atlas Okyanusu ile Akdeniz’i buluşturan bu topraklar, sadece egzotik çarşıları ve baharat kokan sokaklarıyla değil; aynı zamanda masalsı şehirleri, köklü geçmişi ve güçlü enerjisiyle de sizi içine çeker. İslam, Berberi ve Endülüs kültürlerinin katman katman işlediği Fas, keşfetmeye doyamayacağınız bir ülke.

Fas’a Gitmeden Önce

• Vize: Türk vatandaşları için 90 güne kadar vize muafiyeti bulunuyor.
• Uçuşlar: İstanbul’dan Kazablanka’ya direkt uçuşla yaklaşık 5 saat sürüyor.
• Para: Fas Dirhemi (MAD). Döviz giriş çıkışına dikkat: 100.000 MAD üzeri beyan şart.

Fas’ın Ruhu: Şehirler ve Duraklar

Rabat

Ülkenin başkenti Rabat, politik merkez olmanın ötesinde tarihi surları, müzeleri ve okyanus kıyısındaki huzurlu atmosferiyle dikkat çekiyor. Kasbah of the Udayas, Hassan Kulesi ve Mohamed V Mozolesi şehrin öne çıkan yapılarından.

Meknes

UNESCO miras listesinde yer alan Meknes, 17. yüzyılda ihtişamın doruğuna ulaşmış bir imparatorluk şehri. Molla İsmail’in inşa ettirdiği devasa surlar, medreseler ve Agdal Sarnıcı görülmeye değer.

Fes

İslam dünyasının eğitim ve kültür merkezlerinden biri olan Fes, labirent sokaklarıyla büyüleyici bir şehir. Dünyanın en eski üniversesi Al Quaraouiyine burada. Aynı zamanda meşhur “fes” şapkası da bu şehirden adını alıyor.

Marakeş

“Kızıl Şehir” lakaplı Marakeş, Fas’ın enerjisini en yoğun hissedeceğiniz yer olabilir. Jemaa el-Fnaa meydanındaki yılan oynatıcıları, müzisyenler ve sokak satıcıları sizi zaman yolculuğuna çıkaracak. Majorelle Bahçesi ve Bahia Sarayı mutlaka görülmeli.

Essaouira

Sanatın, rüzgarın ve özgürlüğün şehri. Atlas Okyanusu kıyısındaki Essaouira, Arap, Yahudi ve Hristiyan kültürlerinin harmanlandığı bir liman kenti. UNESCO tarafından korunuyor. Balık pazarı ve surlar boyunca yürüyüş önerilir.

Safi

Safi, çömlekçilik geleneğiyle öne çıkıyor. Aynı zamanda ülkenin önemli balıkçılık ve fosfat ihracat merkezlerinden biri. Otantik Fas’ı tanımak isteyenler için turistik olmayan bu şehir, eşsiz bir deneyim sunar.

Oualidia

İstiridye çiftlikleri ve kuş gözlemciliğiyle meşhur bu küçük kasaba, doğaseverlerin favorisi. Flamingolar ve diğer göçmen kuşların geçiş noktası olan bu sulak alan, sakin bir mola için ideal.

El Jadida

Portekiz koloni mimarisiyle bezenmiş El Jadida, UNESCO listesinde yer alan su sarnıcıyla tanınıyor. Her yıl Ağustos ayında düzenlenen Jawhara Festivali, atlı şövalyeler gösterisiyle görsel bir şölene dönüşüyor.

Kazablanka

Modern Fas’ın yüzü. Humphrey Bogart’ın ölümsüz filmine adını veren Kazablanka, hem ekonomik başkent hem de kültürel bir merkez. Hassan II Camii, dünyanın en büyük camilerinden biri ve okyanusun üzerine inşa edilmiş.

Chefchaouen (Şafşavan)

Maviye boyalı sokaklarıyla fotoğrafçıların ve ruhsal yolculuğa çıkanların gözdesi. Rif Dağları’nın eteklerine kurulmuş bu şehir, Fas’ın en huzurlu ve estetik noktalarından biri.

Fas Mutfağı: Tatların Yolculuğu

Fas mutfağı baharatın, etin ve sebzenin en dengeli birlikteliğini sunar. Tatlı-tuzlu karışımları, aromatik yemekleriyle damağınızda iz bırakır.

• Kuskus: Cuma günlerinin olmazsa olmazı. Dana, kuzu veya tavuk etiyle hazırlanır.
• Tajin: Konik toprak kapta yavaş yavaş pişen etli yahni. Zencefil, safran ve tarçın gibi baharatlarla tatlandırılır.
• Pastilla: İncecik yufkanın arasına kuş eti, badem ve tarçınlı karışım konularak yapılan bir hamur işi. Tatlı ve tuzlu dengesi şaşırtıcıdır.
• Harira: Özellikle Ramazan aylarında içilen, nohutlu ve mercimekli doyurucu bir çorba.

Tatlılar arasında badem ezmeli Ghriba kurabiyeleri ve bal-susam karışımı Chebakia öne çıkar.

Fas’a Gitmeden Bilmeniz Gerekenler

• Dil: Arapça ve Berberice resmi diller. Fransızca çok yaygın.
• Para birimi: Fas Dirhemi (MAD)
• Kıyafet: Turistik bölgelerde rahat kıyafetler sorun yaratmaz, ama daha kırsal alanlarda diz ve omuz kapalı kıyafet önerilir.
• En iyi dönem: Mart-Mayıs ve Eylül-Kasım ayları arasında iklim en ideal seviyededir.

Fas’ta Zamanın Dışında Bir Yolculuk

Fas, sadece bir ülke değil; birden çok çağın, medeniyetin ve kültürün eşzamanlı yaşadığı bir sahne gibi. Bazen bir çarşının tozlu koridorunda yüzyıllar öncesine ışınlanır, bazen okyanusun serin esintisinde bugüne geri dönersiniz. Fas’ı ziyaret etmek, sadece bir tatil değil; kendinizle yeniden tanıştığınız bir yolculuktur.