Endülüs’ü Hissetmenin En Derin Noktalarından Biri Granada

Madrid’den yola çıkıp Cordoba’da birkaç gün geçirdikten sonra, rotamın bir sonraki duraklarından biri olan Granada için beklentilerim yükseldiğinde, bunun boşa olmadığını hemen anlamam uzun sürmüyordu. Endülüs'”e giden her yol, sadece bir destinasyonu değil; zamanın ruhunu, medeniyetlerin izlerini ve sözcüklerin yetmediği bir bütün hissi taşıyordu.

Cordoba’dan Granada’ya Nasıl Gidilir?

Cordoba’dan Granada’ya gitmek, kağıt üzerinde kolay gözükse de, özellikle yaz döneminde bilet bulmak mesele olabilir. En iyi çözüm ise ALSA firmasının resmi sitesinden ya da otobüs terminallerindeki kiosk makinelerinden bilet almak.

Sabah 11:00 için aldığım bilet için ödedigim ücret 14,65 Euro oldu. ALSA, İspanya’nın en yaygın ve düzenli çalışan otobüs firmalarından biri. Yolculuk süreci yaklaşık 2 saat 40 dakika. Yol boyunca göze çarpan manzara yok ama Endülüs’ün uçsuz bucaksız topraklarında ilerlediğini bilmek, yolculuğa farklı bir anlam yüklüyor.

Otobüsler bizdeki kadar konforlu olmayabilir, bu yüzden yanınızda kitap, kulaklık veya atıştırmalıklarınız olsun. Yaz aylarında otobüs içi klima yetersiz olabilir, bu yüzden yanınıza ince bir şal ya da tişört almak işinize yarar.

Granada’ya Varış: Sierra Nevada’nın Eteklerinde Bir Zaman Kapısı

Otobüs terminaline vardığınızda sizi karşılayan ľehir, ilk bakışta sakin bir kasaba gibi görünse de, Granada’nın derinliği bu ilk izlenimin çok ötesinde. Şehrin hemen etrafını saran Sierra Nevada Dağları, sadece fiziksel bir manzara değil; Granada’nın kadim sessizliğine İslam mimarisinin estetiğiyle fısıldayan bir fon perdesi gibi.

Albaicín mahallesinde dolanmaya başladığınızda, dar sokaklar sizi Endülüs Emevileri’nin iz bıraktığı bir zamana götürür. Duvarlardaki karolar, balkonlardan sarkan çiçekler ve Arap mimarisiyle süslenmiş avlular; hepsi size bu şehrin bir zaman kapsülü olduğuyla ilgili ipuçları verir.

Granada’da Yapmadan Dönmeyin:

• El Hamra Sarayı’nı (Alhambra) ziyaret edin. Ancak biletleri çok önceden ayırtmanız şart!
• Mirador de San Nicolas‘dan gün batımında Alhambra manzarasına karşı bir fotoğraf çekin.
• Sacromonte‘deki mağara evlerde yapılan flamenko gösterilerine katılın.
• Eski şehrin çarşısı olan Alcaicería‘da kaybolun.
• Granada tapas deneyimini yaşayın. İçkinizin yanında gelen bedava tapasıyla şehrin ruhunu damağınızda hissedin.

Granada: Bir Şehirden Öte

Granada, sadece Endülüs'”ün değil, Avrupa’nın en mistik şehirlerinden biri. Bir zamanlar Hristiyan, Yahudi ve Müslüman topluluklarının birlikte yaşadığı, iç içe geçmiş bir medeniyetin izlerini hissedeceksiniz.

Her köşe başı sizi yeni bir sürprizle karşılayacak. İşte bu nedenle Granada’yı sadece görmek değil, yaşamak gerekir.