Mersin ve çevresi gezip görmek için öyle çok yer barındırıyor ki, bu yerlerin hikayelerini dinlerken zamanın içinde kaybolup gidiyorsunuz. İnanç turizminin merkezlerinden biri sayılan Mersin’in Silifke ilçesinde Aya Tekla Kilisesi yapıldığı dönemlerin insanlarının inançları ve yaşantıları ile inandıkları için yaptıkları fedakarlıkları ortaya seriyor.
Aya Tekla Kilisesi Mersin
Silifke Taşucu karayolu üzerinde ve Silifke’ye yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta bulunan ve Hristiyanlığın en önemli noktalarından biri olarak sayılan, Meryemlik olarak da bilinen, sonrasında kilise haline getirilen Azize Tekla ya da Aya Tekla Kilisesi bunlardan biri.
Aya Tekla Kilisesi hikayesinin başlangıcını, St.Paul‘den etkilenerek buralara gelen sonraları Azize ünvanı alan Tekla (Theokleia;Tanrının zaferi) isimli 17 yaşındaki bir genç kız oluşturuyor.
Azize Tekla’nın Hikayesi
Hristiyanlık dinini yaymaya çalışan, Aziz Paulus olarak da bilinen St.Paul‘ün bir çok yerde barınamadığından geldiği Iconium (Konya)’da, Onesiphorus evinde konuk edilmesinden sonra “dünya zevklerinden uzaklaşmak ve Tanrı’ya ulaşmak” üzerine yaptığı konuşmayı dinleyen yan evde oturan 17 yaşındaki Tekla, ilgiyle dinleyip olağanüstü etkilenir.
Nişanlı olan genç kız nişanlısından ayrılır. Tekla’nın bu durumundan şikayetçi olan annesi ve nişanlısı, bu duruma sebep olan Paulus’u Iconium Valisi Cestillius’a şikayet eder. Paulus zindana atılır. Tekla zindan bekçisine yanında getirdiği gümüş aynasını vererek kandırır ve düşüncelerini dinlediği Aziz Paulus’a ulaşır. Paulus’un önünde diz çöken Tekla, onun zincirlerini öperek öğütlerini dinler.
Olaydan Tekla’nın ailesinin ve Valinin haberi olur. Paulus, dövülüp aşağılanarak kentten atılır. Tekla’nın ise yakılmasına karar verilir. Yakılacağı sırada başlayan sağanak yağmur Tekla’yı diri diri yakacak olan ateşi söndürür.
Tekla kaçarak kentin dışındaki mezarlığa yanındakilerle birlikte sığınmış olan Paulus’u bulur ve saçlarını kesip erkek kılığına girip Paulus’un yanında kalmaya karar verir.
Azize Tekla’nın Mucizeleri
Paulus‘un yolculuğunda Yalvaç’a vardıklarında Tekla’ya aşık olan Alexandros isimli bir soylu yüzünden başları yine derde girer.
Bu kez yırtıcı hayvanlar tarafından parçalattırılmak üzere arenadaki gösteriye çıkarılır. Ama hayvanlar Tekla’ya saldırmaz ve onu korurlar. Bundan etkilenen ve mucizevi güçleri olduğuna kanaat getiren yörenin yetkili valisi Tekla’yı serbest bırakır.
Paulus’a başına gelenleri anlatan Tekla onunla vedalaşarak önce Konya sonra da Silifke’ye gelir. Burada bir mağaraya sığınarak insanları aydınlatmaya çalışır. Bir takım hasta kişileri sağlığına kavuşturur.
Çevredeki hekimler bunu kıskanarak Tekla’yı öldürmek isterler ancak yarılan bir kayanın derinliklerinde örtüsünü bırakarak kaybolur. Çevredeki Hristiyanlar da Tekla’nın kaybolmasından sonra burayı kutsal kabul ederler.
Milattan sonra 312 yılına kadar gizlice ibadet yeri olarak kullanılan mağara kilisede, ilk kadın öğretici ve şifacı olarak tanınan Azize Tekla’nın yortusu, Katolik kilisesince her yıl 23 eylül, Ortodoks Kilisesince ise 24 eylül günlerinde kutlanır.
Hristiyanlığın Roma tarafından kabulünden sonra başka yapılar da inşa edilen mağara ve çevresinde günümüze apsisin bir bölümü, Aya Tekla’ya ithafen yaptırılan kuzey kilise, sarnıçlar, hamam ve sur kalıntılarının bir kısmı kalabilmiş.
Azize Tekla’nın o dönemdeki ünü öylesine yayılmış ki, Kıbrıs‘tan, Kudüs’ten gelen geçen herkes bu kutsal kabul edilen mekana uğramış.
Bir hac yeri olan ve şehitlik olarak da kabul edilen mekan, birçok ünlü kişilerce ziyaret edilmiş. 376 – 379 yıllan arasında Kapadokya’dan Nazians’lı din adam Gregor, 389 yılında Kudüs dönüşü Tarsus’ta kalarak, üç günlük bir yolculuktan sonra Silifke’ye varan Fransa’dan Hacı Egeria, Azize Teklâ şehitliğini ziyaret etmişler ve notlarında burası ile ilgili bilgiler vermişler.
5. yüzyıl ortalarında yaşamış olan Seleucia Başpiskoposu Basileios, “Azize Tekla’nın Yaşamı ve Mucizeleri” isimli iki ana bölümden oluşan kitabında Azize’nin inanç ve savaşım dolu yaşamını ve gerçekleştirdiği mucizeleri büyük bir heyecanla anlatmış.
Mersin gezisi sırasında hikayesi nedeniyle bile uğranılması gereken yerlerden biri olan Aya Tekla’yı programınıza alabilirsiniz.